Değerli Şair Songül Akyıldız ile Söyleşi

Songül Hanım, size klasik bir sorum olacak belki ama biz okurlarınız olarak Songül Hanım’ı biraz daha tanımak istesek sizin bize kendinizi tanıtacağınız, tanımlayabileceğiniz bir mottonuz var mıdır? Songül AKYILDIZ kimdir?

Sivas, Divriğiliyim. Evli ve iki çocuk annesiyim. Halen İstanbul’da yaşıyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı halk şairiyim. Yani Songül Akyıldız şair ve yazarlıktan önce bir annedir. Hayatın içinde, herkesle herkes olmayı seven biridir. Kitabımın isminde de belirttiğim gibi ‘İçinizden Biri’dir. Hayattaki mottoma gelince, her şeye rağmen yaşamak güzeldir derim.

Şiire olan merakınız ne zaman başladı? İlk şiirinizi ne zaman yazdınız ve kimin etkisi oldu?

Ben kendimi bildim bileli yazmaya ve okumaya meraklı biriydim. Öğrencilik yıllarımda Türkçe derslerimde şair ve yazarlardan etkilendim ilk olarak. Çünkü yıllar evvel yaşamış bir insan yazdığı şiirlerle veya romanlarla, eserlerle ölümsüz kalıyor, insanların aklında, kalbinde edebiyat adına yer ediniyorlar. Ayrıca Aşık Veysel’den çok etkilendim. Gönül gözü ile şiirler yazmasından ve topluma mâl olmasından. İlk şiirimi ne zaman yazdığıma dair net bir tarih de hatırlamıyorum. Zira okul kitaplarıma, defterlerime küçük küçük şiirler ve denemeler yazıyordum.

Kendi yazdığınız şiirler arasında en sevdiğim şiirim diyebileceğiniz bir şiiriniz var mı?

Çok sevdiğim diyebileceğim bir şiirim yok çünkü şiirlerim arasında hangisini daha çok sevdiğime dair bir seçim yapamam. Hepsi farklı duygularla, farklı zamanlarda yazıldı, hala yazmaya da devam ediyorum. Ve bana göre hepsi çok güzel ve özel.

Boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kitap okuyorum, kitap fuarlarına gidiyorum, kendimi geliştirmek ve farklı insanların arasında olmak için kurslara gidiyorum. Boş zamanlarımda yaşadığım şehir İstanbul’un bilmediğim semtlerini ve tarihi dokularını keşfetmeye çalışıyorum.

Size göre hayatın amacı ne olmalıdır? 

Amaç, insanı ayakta tutan yegâne güçtür ve herkesin amacı kendine özeldir. Benim amacım da yaşadığım hayatta bir iz bırakmaktı, kalıcı, ebedi olmaktı. Kitap çıkarmaktaki en büyük sebebim de buydu. Edebiyat adına bir iz bırakmak, benden sonra gelecek nesillere şiirlerimle, yazılarımla ulaşmaktı. Yani, demek istediğim hayatın amacı, insanın hedeflerine ulaşması, arzuladığı, temenni ettiği her şeye sahip olmasıdır.

Şu an için güncel yazarlardan kimi takip ediyorsunuz ve hangi eserini okuyorsunuz? Beğendikleriniz nelerdir? 

Sadece şiirle sınırlı değil benim edebiyat sevgim. Bu yelpazede her türden yazarın kitabını imkânım doğrultusunda okumaya çalışıyorum. Mesela İskender Pala’nın ‘’OD’’ eserini okuyorum şu an. Sabahattin Ali’nin eserlerinden birçoğunu severek okudum. Cemal Süreyya sevdiklerimin arasındadır. Bu isimlere Gülseren Budayıcıoğlu, Özdemir Asaf ve Ahmet Ümit’i de ekleyebiliriz.

Gelecekle ilgili planlarınız nelerdir?

İlk kitabımla attığım adımın devamını getirmeyi planlıyorum. Eğer başarabilirsem sadece ülkemizde değil uluslararası alanda eserlerimle yer almak istiyorum.

Türkiye ve dünya edebiyatını karşılaştırdığımızda ne gibi farklar var?

Türk edebiyatında baktığımız zaman genellikle Türk kültürüne, tarihine özgü temalar işlenir. Şiirde de bazen durum aynıdır. Memleket özlemi, kahramanlık, doğa temaları çoğunlukla yer alır. Dünya edebiyatına baktığımız zaman ilk göze çarpan farklı kültürlerin yansımalarını görürüz. Dünya edebiyatı daha geniş kapsamlı temaları ele alabilir. Evrensellik, insan ilişkileri, toplum meseleleri gibi konular.

Peki imza günlerinizde sizi mutlu eden birkaç anınızı bizimle paylaşmak ister misiniz? Okuyucularınızın gösterdiği ilgi sizde ne gibi etkiler bırakıyor? Nasıl bir duygu?

İlk imza günümde hiç tanımadığım kadınların yanıma gelip böyle cesur bir adım attığım için beni tebrik etmeleri ve benimle gurur duyduklarını söylemeleri beni çok şaşırttı ve çok da sevindirdi. Hiç beklemediğim manevi bir destekti. Ben de o an iyi bir şey yaptığımı düşünerek kendimle gurur duydum. Başka bir etkinlikte ise ilkokul öğrencilerinin yanıma gelip kitabımın kapağındaki onların yaşlarındaki fotoğrafımı görmeleri, şaşırmaları, ‘Bu sen misin?’, ‘Büyüdün de kitap mı yazdın?’ diye şaşkınlıklarını gizleyemeyerek sorular sormaları, benden imzalı kitap istemeleri o an için hem onlarda hem bende tarifsiz duygular uyandırdı.  Sanırım bir insanın yaşayacağı en güzel deneyimlerden biriydi.

Güzel ve keyifli bir sohbetti. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, takipçilerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Takipçilerime söylemek istediğim şey bol bol okumaları. Okumak size farklı dünyalara kapılar açarken, olduğunuz dünyaya farklı pencereden bakmanızı sağlar. Dünyada olup biten her şeyden haberdar olmak, gündemi bilmek için bile okumalarını tavsiye ederim.

Vakit ayırdığınız için teşekkür eder, çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim.

Öncelikle bana bu fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim. Benim için keyifli bir röportaj oldu. İlginize ve alakanıza da ayrıca teşekkür ederim.