Ayakkabı Bot ve çizme Günlük ayakkabı Bot ayakkabı modelleri Çizme ayakkabı Terlik ayakkabı Sandalet Babet Spor ayakkabı Topuklu ayakkabı İç giyim Mayo Çorap Fantezi giyim İç çamaşır takımları Sütyen Gecelik Pijama takımı Gece elbisesi Plaj giyim Giyim Büyük beden Tesettür Etek Trenckot tarz eşofman takımları bayan Mont Gömlek Pantolon T-shirt Sweatshirt Kırmızı elbiseler Ceket Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası Atlet Külot Jartiyer Tanga Jüpon Body Büstiyer

ref: refs/heads/v3.0
bilecik haberleribilecik haberbozüyük haberosmaneli haberdövizakpchpmhp
DOLAR
34,0700
EURO
38,0744
ALTIN
2.834,78
BIST
9.975,61
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bilecik
Hafif Yağmurlu
25°C
Bilecik
25°C
Hafif Yağmurlu
Cuma Yağmurlu
22°C
Cumartesi Yağmurlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
23°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
26°C

Betül Altınsoy’un Değerli Şair Tuba TOPRAK İle Söyleşisi

03.10.2023 12:21 | Son Güncellenme: 03.10.2023 15:55
A+
A-

Öncelikle “Yorgun Yağmur” kitabınız hayırlı olsun. Kitabınızı konuşmadan önce okuyucularımıza kendinizden bahseder misiniz?

Çok teşekkür ediyorum. Aksaray’da doğdum. İlk orta ve lise eğitimimi Aksaray’da tamamladım. Selçuk Üniversitesi İktisadi ve İdari Birimler Fakültesi İktisat bölümü mezunuyum. Bir müddet banka personeli olarak çalıştım. Ardından bazı özel şirketlerde Halkla İlişkiler biriminde çalıştım. Evli, üç erkek ve bir kız annesiyim. Almanya’da Bawyera eyaletinde yaşıyorum. Edebiyatla tanışmam çocukluk yıllarıma dayanmaktadır. İlk şiirimi ortaokuldayken bir “Öğretmenler Günü” konulu açılan bir yarışmada dereceye girmemle başladı. Bazı gazetelerde şiirlerim yayınlandı. Ayrıca yerel bir gazetede bir müddet köşe yazarlığı yaptım. Bir yıldır “Kalemin Dili Edebiyat Akademisi (KADAK)” nin “Yazarlık Atölyesi”nde ders ve eğitimlere katılıyorum. KADAK bünyesinde “Yorgun Yağmur” isimli şiir kitabım Şubat 2023 de E-book ve matbu olarak yayımlandı. Şu an “Söz Yaşları” isimli ikinci şiir kitabım ise yayım aşamasındadır. Ayrıca yazmaya devam ettiğim bir adet romanım bulunmaktadır.

Kitabınız okuyucunun hangi duygularına tercüman olacaktır?

Öncelikle kitabımı elinize aldığınızda sizi tüm masumiyetiyle bir kaç boynu bükük gelincik karşılar. Her sayfasında buram buram sevgi, hasret, aşk ve vuslat kokan şiirler sizleri gönül dünyanızda mistik bir yolculuk yaptırır. Kimi zaman çocukluğunuzu karşınıza alıp konuşur, kimi zaman da çocuklar gibi oturup ağlarsınız. Kimi zaman çaresizliğin koynunda hasrete sitem eder, kimi zaman da vuslatın muştusuyla kendinizden geçersiniz. Bazen sevgiliye serenatlar duyar bazen vefasızlığa yakarışlar okursunuz. Tüm duyguların yoğun bir şekilde harmanlanmış halini bulacaksınız kitabımda. “Yorgun Yağmur” tüm kırık kalplere, yanık yüreklere, özleyenlere ve özlenenlere “Dîl” tercümanı olacaktır.

Şiirlerinizde yaşadıklarınızı mı yazıyorsunuz yaşamak istediklerinizi mi?

Düşüncelerden kaçmadan onların akıp sizi biraz da olsun rahat bırakabilmelerini sağlamak için yazıyorum. Duygularını bastıran biriyseniz, yazarken duygularınız satır aralarından kendini belli eder; en derin düşünceleriniz bir sese kavuşur. Şiir kimlik gibidir. Ben genellikle yaşadıklarımı dökmeyi seviyorum satırlara. Hüznümü, sevincimi, hasretimi, öfkemi her şeyimi…

Ama tabi ki nihayetinde insanız, ümitsiz ve hayalsiz olamıyoruz. Hele bir de şairseniz ilhamlar da mutlaka o yönden gelecektir. İçinde bulunduğunuz duygu durumu sizi o yöne sürükleyecektir. İşte o zaman da bu durum sizi memnun etmeyen bir durumsa ondan çıkmak için yaşamak istediklerinizi kaleme alıyorsunuz. Bu belki sadece sizin de olmayabilir. Sizi etkisi altına alan, size ruh göçü yaptıran başka birisinin yaşadığı bir olay da olabilir. Onun adına da hayaller kurabilir şair.

Sizce herkes şiir yazabilir mi? Yazmak bir yetenek midir?

Duygularınızı yoğun yaşadığınız bir dönemde bunu dile getirip kağıda dökmek aslında bu yolun ilk başlangıcı. Duygu ve düşünceleri yaşarken onlarla baş etme gücünüzü yazıya dökerek gösterebilirsiniz.

Yazmayı denerken sıkı kurallardan uzak durmak gerek. Günü gününe ve yaşadığınız her şeyi baştan sona yazmak zorunda değilsiniz. Bir defter edinip canınız ne zaman ve hangi konular hakkında yazmak isterse o kadar yazmalısınız. Özellikle yaşadıklarınızın size neler hissettirdiğine odaklanın. Duygularınızın köklerini kağıda dökerek yazmanın size uzun vadede büyük katkıları olacaktır. Bir makine değil, insanız; hatırlamaya, hayal kurmaya, plan yapmaya ve en çok da anlatmaya ihtiyacımız var. Kendinizi, kaleminizi tanıyın, yazmaya bir şans verin. Bu sayede kabiliyet ortaya çıkıyor. Şair olmak isteyenin edebiyat fakültesini bitirmesi gerekmiyor. Ama şiir yeteneğinin olması, çok okuması gerekiyor. Şiir yazmak; bol bol şiir okuma, okuduklarındaki imgeleri, mazmunları, anlayışları ve mecazları çözmedir. Okuduğu şiirleri bütün halinde düşünce dünyasında analiz edip iyice sindirmenin sonucunda kişinin bakış açısını şekillendirmesi ve özgün bir üslubu yakalamasıyla kendini gösterebilir. Ve tabi ki bütün bu sürecin yanına yeteneği; yani şiire hakim olma içgüdüsünü de kişinin bünyesinde taşıması gerekir. Yazmak bir yanıyla teknik bir yanıyla estetik, arka plan gerektiren bir süreçtir. Teknik donanımı insanlara verebilirsiniz ancak iyi bir eser üretilmesini garantileyemezsiniz. Kısaca yazmak öğretilebilir ama ne yazacağını öğretemezsiniz. Tekniği öğrettikten sonra yazar kendi tekniğini de oluşturmaya başlar ya da başlamaz. İyi edebiyat her seferinde yeni bir keşiftir. Yemek yapmak gibi aslında. Yetenek olmazsa olmaz. Duygu da tuzu, biberi ve tadıdır. Duygu olmazsa tatsız bir yemeğe benzer şiir.

Sizce şair, kurguyu çoğaltır mı, azaltır mı?

Duygularını bastıran biriyseniz, yazarken duygularınız satır aralarından siz istemeseniz de kendini belli eder. En derin ve gizemli düşünceleriniz bir sese kavuşur. Dahası, olumsuz bir olayı kayda geçirirken kişi olayı yeniden düşünme ve değerlendirme fırsatı bulur, olayları algılayışını değiştirebilir. Bu da ona duygu ve düşüncelerine kurgu yapma müsaadesi verir. Bazı dile gelemeyen ve yazıya dökülemeyen duygular ve yaşanmışlıklar da vardır. Bunlar ister bizzat sizin yaşadığınız, isterseniz şahit olduğunuz bir olay olsun kurgu gerektirebilir. Bastırılan ve dışa vurulamayan durumlarda şair kurguyu çoğaltabilir. Şair kimi zaman bulutun saçından tutabilir, kimi zaman takvimleri silah gibi görebilir. Bunu sadece şairler yapar ve bunu yapmak en çok şair ve yazarlara yakışır.

Etkilendiğiniz şairler var mı? Sizi ne yönden etkilediler?

Tabi kesinlikle. Bir Abdürrahim Karakoç hayranıyım. O da yaşanmışlıkları çekilen zorlukları dile getirmiştir çoğu zaman şiirlerinde. Kalemi çok güçlü ve ufuk ötesi bir hayal gücü var. Hatta değerli şairimizin “Sen” isimli şiirine bir nazire yazmıştım. Yeni basılacak “Söz Yaşları” isimli kitabımda da bu şiir olacak.

SEN

Sen: Ulu tepelerin tulusunda şafak
Sen: Aşk deryasının nilüferisin
Sen: Yaz rüzgarların da nazlı başak
Sen: Emek verdiğim, alınterisin
Sen: Yedi kandilli Süreyya, uyanamadığım düş…
Sen: Sarı benzimsin, sen biraz da gümüş
Sen: Ummanlardasın gize bürünmüş
Sen: Kalbimin kör, kırk düğümlerisin
Sen: Cemal isminin anda sergisi
Sen: Sevda hançerinin beyaz sargısı
Sen: Güzelliğin soydan mi Allah vergisi
Sen: Gözlerin mühür aşk hançerisin
Sen: Sığındığım çınarsın kor sıcağında
Sen: Okşanmamış saçsın yar kucağında
Sen: Yakarsın dumansız ocağında
Sen: Yaradanın nuru, şaheserisin
Sen: Bana gülende ben, ben değilim
Sen: Aklım, fikrim lâl olan dilim
Sen: Yaşlı gözlerim, titreyen elim…
Şunu bil ki, sen bende ben iken, ben bende değilim…

Tuba Toprak 10.04.2023

Ayrıca Fuzuli okumayı çok seviyorum. Kimi zaman şiirlerimde farsça kelimeler kullanmak hoşuma gidiyor. Bu bağlamda Fuzuli şiirleri benim kelime hazneme bayağı katkı sağladı diyebilirim. Genelde şiirlerimi hece ölçüsü ile yazmayı seviyorum. 6+5 ve 7+7 en çok kullandığım hece ölçüleridir. Halk Edebiyatı şiirlerini çok seviyorum ve bu konuda kalemini çok iyi konuşturan değerli şairleri okuyorum. Ümit Yaşar Oğuzcan, Necip Fazıl, Sabahattin Ali, Nazım Hikmet ve Yahya Kemal ilham aldığım şairlerdir. Ayrıca zaman buldukça roman ve psikoloji kitapları okuyorum. Şu an üzerinde çalıştığım bir tane de roman dosyam var. İnşallah gelecek yıl onu da kitaplarım arasına dahil etmiş olacağım.

Gelecekte şair olarak kendinizi nerde görmek istersiniz?

Şiirler her insanın kendi ruh dünyasına seslenen bir fısıltıdır. Mesele, sevgiliye yazılan bir şiirde kişi annesini, babasını, evladını hatta çok sevdiği birini hayal ederek okuyabilir. O ruhu ve duyguyu okuyucuya hissettirmek çok önemli diye düşünüyorum. Şiir bamteline dokunmalı, yürek sızlatmalı, tüyleri diken diken etmeli ve hatta ağlatmalı. Büyük bir ruh göçü yaşatmalı okuyucuya. Bunun için de şairin bunu yaşayarak ve hissederek kaleme alması gerektiğini düşünüyorum. Ve ben de şiirlerimi bu duygu aktarımı içinde yazmaya gayret ediyorum. Daha da deruni yapabileceğim seviyede görmek istiyorum. İnsanlığın acılarına, duygularına tercüman olan satırların, insanlığın gönlünde merhem olmasını, onlara iyi gelen, yaralı yüreklere bir nebze su serpmek, şarkı olup herkesin dillerinde dolaşmak, hayalin gerçeğe dönüştüğü bir yerde. Belki gönülden edilen bir duanın içinde görmek istiyorum.

Sorularıma verdiğiniz yanıtlar için çok teşekkür ederim. Siz bir şey eklemek ister misiniz?

Edebiyata ve edebi eserlere önem verip bu tarz bi çalışma yaptığınız için sizi tebrik ediyorum. Daha çok kitlelere ulaşmak olsun hedefimiz. Sizler de destek oluyorsunuz. Daha çok kalemlere ve genç yeteneklere ihtiyacımız var. Yazılmayı bekleyen çok şiirler ve kitaplar var. Kitaplarıma hem Avrupa hem de Türkiye’den sosyal medya hesaplarımdan herkes kolayca ulaşabilir. Dağa, taşa hayale her şeye yazalım diyorum. Ve Kalemin Dili Edebiyat Akademi’mizin sloganı olan “#yazınİşte” ile sonlandırıyorum. Çok teşekkürlerimi iletiyorum.

Vakit ayırdığınız için teşekkür eder, çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim. Sizi tanımaktan çok mutlu olduğumu belirtmeden geçemeyeceğim. İlhamınız bol olsun efendim.

Ben de çok teşekkür ediyorum Betül Hanım, bu imkanı bana sağladığınız ve kitabımın tanıtımına katkıda bulunduğunuz için. Çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Nice yeni kalemlere ulaşmanızı temenni ediyorum. Kitapla kalın.

Yazarın Diğer Yazıları
ÖZÇİLEK REKLAM1
Yorumlar

  1. Baran Yaman dedi ki:

    Şairimiz çok çileli yıllar yaşamış ve duygu yüklü. Bu röportajı çok başarılı buldum, başarılarınızın devamını dilerim.

bsr recyclinghof berlin a rel="dofollow" href="https://www.vurgec.com/kategori/canta" title="Çanta">Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası