Ayakkabı Bot ve çizme Günlük ayakkabı Bot ayakkabı modelleri Çizme ayakkabı Terlik ayakkabı Sandalet Babet Spor ayakkabı Topuklu ayakkabı İç giyim Mayo Çorap Fantezi giyim İç çamaşır takımları Sütyen Gecelik Pijama takımı Gece elbisesi Plaj giyim Giyim Büyük beden Tesettür Etek Trenckot tarz eşofman takımları bayan Mont Gömlek Pantolon T-shirt Sweatshirt Kırmızı elbiseler Ceket Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası Atlet Külot Jartiyer Tanga Jüpon Body Büstiyer
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Merhaba, Ben Fatma Betül EREN. 1956, İstanbul doğumluyum. Evliyim. İTÜ Elektronik ve Haberleşme Bölümünü bitirdikten sonra, uzun yıllar özel sektörde, yönetici kadrolarında ARGE ağırlıklı çalıştım. Pek çok projede liderlik yaptım. Emekli olduktan sonra, kişisel gelişim konusunda eğitimler aldım. Kişisel Gelişim sektöründe yönetici olarak çalışırken bir yandan da Koçluk, Yönetici Koçluğu ve Proje Danışmanlığı yaptım. Halen oğlumla birlikte onun şirketinde zaman zaman danışmanlık çalışmaları yapıyorum. Çocukluğumdan itibaren yazmak ve okumak her zaman bir tutkuydu benim için. Gazeteci olmayı hep çok istemiştim. Mühendislik yapmayı da sevmeme rağmen, içimde bir yerlerde yazma aşkı hep duruyordu. Önceleri bloglarda yazarak başladım. Daha sonra hem sosyal medyada, hem bazı bloglarda yazılarımın yayınlanması beni daha da teşvik etti. Devam ettiğim yaratıcı yazarlık atölyelerinden birinde tanıştığım üç arkadaşımla birlikte çıkardığımız ilk kitabımız “Biraz Gerçek Çokça Hayaldi” öykü kitabından sonra, yine yazmaya devam ederek bu sefer kendi kişisel öykü kitabım “Azar Azar” çıktı. Daha sonra bir roman yazma hazırlığına başladım ve halen devam ediyorum. İki ayrı sitede yaklaşık bir yıl kadar deneme ve öykülerim yayınlandı, şimdi farklı bir sitede yine yazmaya devam ediyorum. Ayrıca kendi adıma hazırlanmış www.betuleren.com adlı bir blogum da bulunuyor.
Kitabınızın ortaya çıkış öyküsünü anlatabilir misiniz?
Öykülerimi sadece kendim için değil, okuyanların da beğenmesi için yazmak istiyordum. Bazen sokakta kulağıma çalınan bir konuşma, bazen metroda karşılaştığım bir insan veya bir arkadaşımın yıllar önce söylediği bir söz benim öykülerime eşlik etmeye başladılar. Öyle hızla yazdığım birdenbire çıkan öykülerim de oldu. Beni çok yoran öykülerim de. Bunların kitap haline gelmesini ve okurların satırlardan beni tanımalarını çok istiyordum. Bunu yapabilmemin tek yolu da kitap yazıp, okuyucularımın beğenilerine sunmaktı. Kitabın adının “Azar Azar” oluşu da işte böyle, yavaş yavaş içimden süzülerek gelen öyküleri anlatıyordu aslında.
Öyküde önemli olan unsur nedir?
Realist öyküleri çok seviyorum. Başlangıcı, gelişimi ve sonucu belli olmalı benim öykülerimin. Son kısmını, nasıl biteceğini okura bırakmayı sevmiyorum. O dünyanın yaratıcısı bensem, ben istediğim gibi sonlandırmalıyım diye düşünürüm her zaman. Bir de eşyaların gözünden öyküler yazmayı, onları konuşturmayı çok seviyorum.
Okuyucularla iletişim deneyimlerinizde sizi derinden etkileyen durumlar oldu mu?
Okuyuculardan, ailemden, arkadaşlarımdan etkilendiğim durumlar oldu elbette. Özellikle “Azar Azar” adlı öykü kitabımdaki öykülerden biri metroda birbirinden ayrılmakta olan bir genç çiftin hayatlarını hayal ederek ve onlara ithaf ederek yazıldı. Belki de onlar bu öyküde yer aldıklarını hiçbir zaman bilmeyecekler, ama ben, onları hep oradaki gördüğüm genç sevgililer olarak hatırlayacağım.
Sizce bir öykü kitabı hangi özellikleri taşımalıdır?
Benim sevdiğim ve okuması zevk veren öykü kitapları gerçekçi öykü kitapları. Yerli yazarlarımızdan Füruzan ve Necati Cumalı beni çok etkileyen yazarlarımızdan. Tabii Sait Faik’i de unutulmazlar arasında sayabilirim.
Yeni öykü yazarı adaylarına önerileriniz nelerdir?
Her bir kelimeden bir öykü çıkabilir. Yeter ki bakmasını bilelim. Sokakta karşılaştığım çiçek satan bir kadın, babasının elinden tutarak zıplayarak evine giden küçük kız, birbirlerine bakışlarından sevgilerini hemen anlayabildiğimiz genç aşıklar aslında ne kadar ilham verici değil mi? Hatta hepimizin isimlerinin bile hiç birbirine benzemeyen hikayeleri var. Sadece bunları kaleme alsak bile yeter…
En sevdiğiniz öykü kitabı hangisidir?
Parasız Yatılı – Füruzan; Makedonya1900 – Necati Cumalı
Güzel ve keyifli bir sohbetti. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, takipçilerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Öncelikle bana bu imkanı tanıdığınız için teşekkür ederim. Hepimizin heybesinde zamanla biriken taşlar çok yoruyor bizleri. Bu taşların bir kısmını yazarak heybemizi hafifletebilirsek ne mutlu bizlere…
bsr recyclinghof berlin a rel="dofollow" href="https://www.vurgec.com/kategori/canta" title="Çanta">Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası
Betülcüğüm başarılarının devamını diliyorum…seninle gurur duyuyorum güzrl arksdaşım
Teşekkür ederim Nuraycım…
Betül hanım sade ve içten bir söyleşi olmuş .çok tebrik ederim
Betül hanımcım başarılarınız daim olsun sevgiler
Betül hanım çok harika bir söyleşi olmuş. Emeklerinize sağlık. Merakla
yeni eserlerinizi bekliyorum efendim.