Ayakkabı Bot ve çizme Günlük ayakkabı Bot ayakkabı modelleri Çizme ayakkabı Terlik ayakkabı Sandalet Babet Spor ayakkabı Topuklu ayakkabı İç giyim Mayo Çorap Fantezi giyim İç çamaşır takımları Sütyen Gecelik Pijama takımı Gece elbisesi Plaj giyim Giyim Büyük beden Tesettür Etek Trenckot tarz eşofman takımları bayan Mont Gömlek Pantolon T-shirt Sweatshirt Kırmızı elbiseler Ceket Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası Atlet Külot Jartiyer Tanga Jüpon Body Büstiyer
Öncelikle hoş geldiniz diyor ve söyleşimizin başlangıcında sizi tanımak istiyoruz.
15.11.1973 Sivas Kangal doğumluyum. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1999 yılında mezun oldum ve aynı yıl Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’nda asistanlığa başladım. 2004 yılında ABD Cleveland Klinik Kardiyoloji Bölümü’nde Prof. Dr. Murat Tuzcu’nun yanında bulundum. 2009 yılında doçent, 2018 yılında profesör oldum. Halen TOBB ETÜ Tıp Fakültesi’nde Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı olarak çalışmalarıma devam etmekteyim.
Sizin çıkış noktanız neydi kitaba başlarken, neden böyle bir kitap yazdınız?
Bu kitabı yazmamın birkaç nedeni var. Hipertansiyon çok sık görülen ve önemli bir sağlık sorunu. Erişkin insanların %35’inde hipertansiyon var ve yaşla birlikte sıklık giderek artmakta. Hipertansiyon bu denli sık görünmesine karşın insanların yarıya yakını kendisinde yüksek tansiyon olduğunun farkında değil. Hipertansiyon ilaçları ile ilgili halk arasında ciddi bilgi kirliliği var. Örneğin hipertansiyon için kullanılan ilaçların böbreğe dokunacağı düşüncesi çok yaygın. Oysa böbreğe dokunan tansiyon ilacı değil yüksek seyreden tansiyonun kendisi. Ayrıca hipertansiyon ilaçlarının bağımlılık yapacağı düşüncesi var. Özellikle genç hastalara tansiyon ilacı başlayacağımız zaman ciddi direnç ile karşılaşmaktayız. Tansiyon ilaçlarının bu şekilde bir bağımlılık yapma gibi bir durumları kesinlikle yok. Bu konuların hepsine açıklık getirmek ve halkımızı hipertansiyon konusunda doğru bir şekilde bilgilendirmek için bu kitabı yazmaya karar verdim.
Hipertansiyonun nedir, nasıl tanımlanır?
Kalbimizin güçlü bir şekilde dokulara göndermek için pompaladığı temiz kan atardamar duvarına basınç uygular. Damar duvarına uygulanan bu basınç yüksek olduğunda hipertansiyon olarak isimlendirilir. Rakamla ifadesi büyük tansiyonumuzun 14 ve/veya küçük tansiyonumuzun 9’un üzerinde olmasıdır (>140/90mmHg).
Hipertansiyon tanısı nasıl konulur ve nasıl tedavi edilir?
Hipertansiyon tanısı en rahat konan hastalıklardan biridir. Evde veya hastanede çok kere yapılan ölçümlerin ortalaması alınarak veya 24 saat tansiyon ölçümü yapan cihazlar takılarak tanı konur.
Hipertansiyonun nedenleri nelerdir? Hipertansiyonu kaç grupta inceleyebiliriz?
Hipertansiyon 2 alt grupta incelenir. Hipertansiyonun nedeni hastaların %95-97’sinde belli değildir. Yani hipertansiyona yol açan net bir sebep saptanamaz. Buna tıbbi olarak esansiyel hipertansiyon denir. Sadece hastaların %3-5’inde hipertansiyona yol açan bir neden vardır. Bu gruba ikincil hipertansiyon adı verilir.
Hipertansiyon ne tür bir hastalıktır? Zorlukları nelerdir? Tedavisi zor mudur?
Hipertansiyona iki farklı pencereden bakabiliriz. İlkinden, olumsuz pencereden bakacak olursak hipertansiyon kronik bir hastalıktır. Hayat boyu tedavi gerektirir. İkinci pencereden, olumlu tarafından bakacak olursak hipertansiyon tedavisi kolay hastalıklardan bir tanesidir. Kitap boyunca anlattığım gibi uygun tedavi kullanıldığında ve tansiyon kontrol altında tutulduğunda hipertansiyon kesinlikle korkulacak bir hastalık değildir. Kitabın sonunda hipertansiyon için tedavisini iyi uygulayan ve uygulamayan ikişer hastanın hikayesine olduğu gibi, hiç yorum katmadan yer verdim. Bu hastaların yaşadıklarını okuduğumuz zaman tedavi edilmediğinde ciddi riskler içeren bu hastalık iyi tedavi edildiğinde uzun yıllar geçse de önemli zararlar vermemekte.foto
Hipertansiyon olan bir hastada ne tür şikayetler görülür?
Hipertansiyon çok yüksek değerlere çıkmadıkça genellikle herhangi bir şikayet olmaz. Yıllar içinde yüksek seyreden kan basıncı yavaş yavaş damar yatağımıza hasar verir. Ne zaman ki atardamarlarda önemli hasarlanma meydana gelir o zaman ilgili organlarda şikayetler görülür. Yani hasarlanan damar hangi organımızı besliyorsa ona bağlı şikayetler görülmeye başlar. Örneğin beyin damarımıza giden damarlar etkilendiyse beynimizle ilgili, kalbimizi besleyen damarlar daraldıysa kalbe bağlı şikayetler, gözümüzü besleyen damarlar etkilendiyse görmeyle ilgili şikayetler ve böbreğimizi besleyen damarlar etkilendiyse böbrekle ilgili şikayetler görülmeye başlar
Hipertansiyonla baş ağrısı arasındaki ilişki nedir? Hipertansiyon mu baş ağrısına neden olur, baş ağrısı mı tansiyonu yükseltir?
Tansiyonumuz yükseldiği zaman baş ağrısı olabilir. Tansiyon yüksekliğinde en sık görülen şikayetlerden birisi baş ağrısıdır. Ancak bunun tersi de olabilmektedir. Başka bir nedenle baş ağrısı yaşadığımız zaman tansiyonumuz yükselebilmektedir. Yani burada yumurta-tavuk ilişkisinden bahsetmek mümkündür. Baş ağrısı tansiyonu yükseltebilir tansiyon yüksekliği baş ağrısı yapabilir.
Hipertansiyon tedavisi için hangi yöntemlerden faydalanır?
Hipertansiyon tedavisi 2 bileşenlidir. İlki ilaçsız tedaviyi, ikincisi ilaç tedavisini kapsar. Burada vurgulanması gereken konu ilaçsız tedavinin de ilaç kullanımı kadar önem arz ettiğidir. İlaçsız tedavi dediğimiz zaman sağlıklı beslenmeyi, tuzu azaltmayı, düzenli egzersiz yapmayı, fazla kiloluysak kilolarımızı vermeyi, sigara kullanmamayı kast etmekteyiz. Bunları harfiyen uygular ve doktorumuzun reçete ettiği ilaçları da düzenli kullanırsak hipertansiyon tedavimiz tamamlanmış olur.
Bu kitap kimlere hitap ediyor?
Bu kitap öncelikle hipertansiyonu olan hastalara hitap ediyor. İkincisi sağlıklı yaşamak isteyen ve hipertansiyondan korunmak isteyenlere, üçüncüsü ailesinde hipertansiyon olup onların bakımıyla ilgilenenlere hitap ediyor.
Hipertansiyon tedavisi için kısa bir formül, hatırlatma yöntemi var mı?
Bu kitabı yazarken kısa bir formül geliştirdim ve kitabın sonunda sundum. “HİT” şeklinde kısalttım, üç harften oluşan bu formülde;
H: Hareketi artır,
İ: İlaç kullan,
T: Tuzu azalt
Özet olarak bu formülü uygularsak tansiyonumuzu rahatlıkla kontrol altında tutabiliriz.
Bir hastalık olsanız ne olurdunuz ve neden?
Hastalık olmak istemezdim.
Hem yeni neslin kitaplara yaklaşımını hem de e-kitaplar, dijital kütüphaneler hakkında neler düşünüyorsunuz?
Kitap okumayı çok seven ve her zaman tavsiye eden biriyim. Kitabın her şeklini (basılı veya e-kitap) ve e-kütüphaneyi şiddetle destekliyorum. Yeter ki kitaba ulaşalım ve okuyalım.
Bir kardiyolog nasıl olmalıdır?
Kalbimiz vücudumuzun en dinamik ve en çok çalışan organıdır. Bunun ötesinde bir duyu-his organıdır. Ben kalbimiz için “altıncı duyudan daha ötesidir” ifadesini kullanırım. O nedenle kalbimiz çok özel bakımı hak eder. Bunu sağlamak için bir kardiyolog özverili olmalıdır öncelikle. İşini kalpten sevmeli, empati kurmalı ve çok okuyup çok çalışmalıdır.
Son sözlerinizi alabilir miyiz?
Damarlarımızda dolaşan kanın normal basınçla döngüsünü tamamladığı sağlıklı yaşamlar diliyorum. Hipertansiyonun tedavi edildiğinde korkulacak bir hastalık olmadığını tekrar vurgulamak istiyorum.
Vakit ayırdığınız için teşekkür eder, çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim.
Ben teşekkür ederim
bsr recyclinghof berlin a rel="dofollow" href="https://www.vurgec.com/kategori/canta" title="Çanta">Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası